Bazı durumlarda insanlar birbirlerine üzülebilir veya kırılabilirler. Bunun sonucunda karşısındaki kişiye acımasızca sözler söyleyebilir. Sözel her ne kadar acıtsa da söyleyen kişinin duygularını yansıtır. Bu duygular genellikle üzüntü ya da kızgınlık olabilir. İnsanı derinden inciten hal ve tavırlar söz konusudur. Bunun sonucunda tepki olarak acımadan aklına gelen sözleri söyleyebilir. Karşısındakini hiç düşünmeden yapabilir bunu, incindiği için. Elinde olmayan bir tepkidir bu ancak içindeki merhamet asla kişiyi yalnız bırakmaz. Bazen bu merhameti görmezden gelebilir ve acımasız sözler sarf edebilir. İçten içe üzüntü duymaktan dolayı hüzünlenmiş olabilir. Bu nedenle kendisini üzen kişiye karşı hoş olmayan sözler söyleyebilir. Acımasız sözler aslında kişinin kendi hatasını anlaması için işe yarayabilir. Sonuçta herkes hata yapabilir ve bu hatanın farkına varıp bir dahakine daha dikkatli olur.
Siz de acımasız sözler arıyorsanız tam da doğru yerdesiniz. Acımasız sözlerden kendinize uygun olanı paylaşabilirsiniz. Bu sayede içinizden geçenleri çevrenizdekilere kolayca iletebilirsiniz. Sonuçta hepimizin acımasız sözler paylaşmaya ihtiyacı olabilir. Bu gibi günlerde bu sözleri kullanmak kişiyi rahatlatabilir. Rahatlatmanın ötesinde kişinin daha az suçluluk duygusuna duymasına sebep olur.
Bu duyguları yaşamaması için kişi, bazı zamanlarda acımasız sözlere başvurabilir. Sözlerin etkileyici olmasının yanı sıra duygu ve düşünceleri içeren bir mesaj barındırması daha önemlidir. Bu sayede kişi duygu ve düşüncelerini içinde tutmak yerine karşısındaki kişiye aktarabilir. Tabi bunu kırmadan ve üzmeden yapmalıdır.
En Acımasız Sözler
* Menfaat çevresinde dost edinen, çile yolunda yalnız kalır.
* Bu saatten sonra ben başkasını düşünerek yazarım, sen de üstüne alınarak okursun!
* Sus yüreğim sus. Haykırışlarını duyan yok anlayan da. Ya varmıyor sesin ona ya da duyması gerekenin kulakları kapalı sana.
* Her haltı yiyip, evleneceği kızın el değmemiş gonca gül olmasını isteyen erkekler, siz hiç b*ka kelebek, çiçeğe sinek konduğunu gördünüz mü?
* Gidişine illa bir isim konulacaksa; “Mal kaybı” diyelim.
* Yaptıklarıyla küçülenler, laflarıyla büyüdükleriniz sanmasınlar!
* Yalnız olmak, yanlış bir kalpte olmaktan iyidir.
* Evet. Belki umudum kalmadı geleceğimden; ama asla pişman değilim, geçmişimden.
* Gülüşlerimi bana geri verin.
* Beni sev ya da benden nefret et! İkisi de benim yararıma; seversen hep kalbinde olurum, nefret edersen hep aklında.
* İnsan herkesi almamalı hayatına; özeli olmayanın, özlemi olmaz!
* Kırılan kalbimin parçalarını toplaya bilirim yine. Sırf senin için, ayaklarına batmasın diye.
* Bütün erkeklere odun diyen kızlar! Her sabah o kadar makyajı ormana gitmek için mi yapar?
* Bir zamanlar ardından bakar ağlardım, şimdi dönüp arkama bile bakmam. Bir zamanlar uğruna dünyaları yakardım, şimdi şerefsizim bir kibrit bile çakmam.
* Şeytan’ın en büyük dostu, ağzı gevşek, yüreği yavşak olan insandır.
* Bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü ise yürekler.
* Serseri bi kayboldu mu onu kimse bulamaz, şimdi anlıyorsun ya, şehirlerin asi kızı hiç kimse serseri gibi sevip de aşık olamaz.
* Dostum ya da düşmanım olacaksan, ilk önce şerefli olacaksın!
* Çok dostum var benim, yeter ki işleri düşsün.
* Gidenin arkasından nokta koyun ki gelecek olanın ismi büyük harfle başlasın.
* Hak edene masadan öyle bir kalkıp gideceksin ki; kendisini garsona bahşiş olarak bırakılan bozuk para gibi hissedecek.
* Kendi içimin patronuyum şimdilerde, yüreğime seni kazıyan köleler çalıştırıyorum içimde.
* Ulaşamadığın kadına kaşar demeyeceksin paşam! Biraz delikanlı olup; bu beni aşar diyeceksin! O kadar.
* Giden gitmiştir, gittiği gün bitmiştir! Ben gideni değil, giden beni kaybetmiştir.
* Bu dünyada gülmek istiyorsan; Ya kaderin güzel olacak ya da kafan…
* Ayrılık, sevdanın merhemi olduğu gibi öfkeyi de kini de azaltır.
* Bir düşmanı bağışlamak, bir dostu bağışlamaktan daha kolaydır.
* Bel altında kalsaydı aklımız, ayaklar altında kalırdı adamlığımız.
* Başkalarını avutmakla kendi acılarını unutursun.
* Gönül kapısı herkese açılır mı, iki laf eden adam sayılır mı? Bakma insanoğlunun uyruğuna, tanıyamazsın basmadıkça kuyruğuna.
* Bir kez ayrıldıktan sonra tekrar barışmak fayda etmez. Ya g*tü kalkmıştır, ya da sevgisi azalmıştır.
* Ben hiç kimseyi öyle yarı yolda filan bırakmam. Aldığım yere geri iade ederim!
* Rabbim bizden uzak tutsun, demir paradan daha bozuk insanları!
* Her ne olursan ol dedim sen şeref yoksunu olmayı seçtin.
* Çocukken kolumuzu ısırarak yapardık saatleri. Sanki o kadarcıkken bile, zamanın canımızı yakacağını anlarmış gibi.
* Kanı bozuksa, bahaneyi sütte aramanın alemi yok ki.
* Şerefin kadar konuş desem, sonsuza dek susacak insanlar tanıyorum!
* Unut beni demişsin hiç düşündün mü sevgilim sen hatırlanmaya değer misin?
* Anladım ki; benim içimi cız ettiren, ona vız geliyor.
* Her iltifata itibar etme! Kurban kesilmeden önce boynu okşanır.
* Hayatta hiç kimse için ağlamaya değmez, ağlamaya değenler zaten ağlatmaz.
* Dünya kadar derdim olsun senin gibi yârim olsun. Kavuşmaya zaman yoksa öbür dünya bizim olsun. Para şöhret elin olsun.
* Ben de sana verilecek günah bile kalmadı haberin olsun.
* Ben bir çocuğum aşka kandırılmış.
* Sen benim gözümün nuru bir tanecik hainimsin…
* Kafam dağınık olabilir ama kimi nereye koyduğumu asla unutmam!
* Herkesin kalbimde bir yeri var. Kiminin altı çizili, kiminin üstü!
* Mutluluğu herkesle paylaşabilirsin ama acıyı paylaştığın insanlar özeldir.
* Sana sağır olana, sen dilsiz olacaksın.
* Acıtıyor değil mi? En çok önemsendiğin insan tarafından göz ardı edilmek.
* Bazı yıkılışlar daha parlak kalkınışların teşvikçisidir.
* Gönül kimsesiz yapamaz sevebileceği bir dost arar. Taşın kalbi yoktur ama onu bile yosun sarar.
* İki yüzlü insan pazar tezgahı gibidir? Öne iyilerini koyar, arkası hep çürüktür!
* En sağır edici ses, acı çeken bir kadının suskunluğudur.
* Her şeyi içine atarsın da kendini atacak yer bulamazsın.
* Hani senin varlığın ‘fifi’ yokluğun da ‘tın’ ya; Benim varlığım ‘olay’ yokluğum çok kötü ‘koyar’..
* Bazı aileler çocukları doğduğunda kulağına isim yerine birkaç kez ‘adam ol’ diye fısıldasaydı, biz de büyümüş hallerini isimleriyle anabilirdik.
* Bir bavul dolusu cümle var defterimde. Yara bandı tutmayacak kadar derin tümcelerim. Sen yollarına 29 harfle acı döşeyen birine, yara değil de yar diyebilir misin?
* Yokluğumla iyi geçin, çünkü varlığım bir daha olmayacak!
* Hadi kaldır kadehi! Varsa şerefine, yoksa gidişine içelim.
* Hayatta iki şeye dikkat edin; yolda yürürken kavşaklara bir de yüzünüze gülen yavşaklara!
* Hayal kırıklığım olup ayağıma batacaksan, bi çekil şöyle kenara!
* Bizim aklımızın bile almadıklarını, başkalarının midesi nasıl alıyor anlamadım.
* Bazı insanları toplasan da çıkarsan da fark etmez çünkü; Karakterleri hep ‘Sıfırdır’.
* Aşk için edilen yeminler yüzünden sığılmayacak cehenneme!
* Sadece mutlu olmayı isteseydik olurduk ama biz hep diğerlerinden daha fazla mutlu olmayı istedik ve hep diğerlerinin daha mutlu olduğunu zannettik.
* Nokta koyduysan bir kere, çevirmeyeceksin onu virgüle. Ne soru kalmalı, ne de tek bir soru işareti geriye!
* Herkes kendine yakışanı yapmalıydı, bu yüzden sen de defolup gittin!
* Hiç bir savaşta kazanan bir devlet olmadı, biri insanını kaybetti, diğeri insanlığını!
* Özür dilerim gözlerim. Ben sevdim sen ağladın.
* Kaç parçasını daha şehit vereceğim ruhumun, sevgin uğruna sevgili.
* Tek tesellim kadehler başka bir şey istemez sarhoş etsin yeter ki rakı şarap fark etmez.
* Bugün halledemediğimiz bir sorunun nedeni, dün onu doğru yapmak için zaman ayırmamış.
* Mazin kirlenmişse lekesi çoksa, güzelliğin neye yarar şerefin yoksa!
* Erkek özlediğini söylemez! Oturur bir sigara daha yakar.
* Serseriyim sokaklar evim, serseriyim adam gibi severim, bana bir adım gelene ben on adım giderim. Dinle cici kız dinle zannedersin ki serseri ağlamaz.
* Bazı insanlara verebileceğin en büyük değer, isimlerinin baş harfini büyük yazmak olur. Gerisine inanın değmezler!
* Sen! Anca benim falanıma filan olursun. Unutma! Kafamı çevirdiğim an yalan olursun.
* Bazen hayata sağlam bir temizlik gerekir. İçini tüketen aşklara, hırpalanmış dostluklara, yanlış insanlara yol vermek gerekir.
* Keşke hep çocuk kalsaydım diye üzülme sevgilim. Çoğu zaman gözümde yeterince küçüksün zaten.
* Bizim kimselere şekil koyduğumuz yok. Ama şeklimiz birilerine koyuyorsa sıkıntı yok!
* Haklısın güzelim; bizden adam olmaz, aşkı hala kalpte arıyoruz.
* Hatırlayıp da üzüleceğine, unut da yüzün gülsün.
* Yanlış insana misafir olduysan; kalmayı değil, kalkmayı bileceksin.
* En çok güvendiklerimiz öğretiyor bize, kimseye güvenmememiz gerektiğini.
* Gidene dur demekte neymiş? Asfalt bile dökeriz, maksat rahat yol alsın.
* Ağlaya ağlaya geldiğin bu dünyada güle oynaya yaşayacağımı kim söyledi?
* Rakıyı gören suyu, kadını gören yatağı düşünür olmuş… Oysa; ne içmesini bilen var, ne de sevmesini…
* Madem ayrılığa hüküm giymiş bu yürek; o zaman ölmek için yaşamak gerek.
* Yeni bir sayfa açtım, içinde sen yoksun. Kalbim barınak değil ki içinde köpekler olsun!
* Hiç kimseye acınızı göstermeyin. Çünkü ateşinize odun atacak kişi var.
* Gidişini umursamadığım gibi, gelişini de beklemediğim insanlar var!
* Sigarayı kül tablasına bırakır gibi bırakırım seni. Öyle kendi kendine yanarsın!
* Asla birilerinin umudunu kırma. Belki de sahip oldukları tek şey odur.
* Gerekirse kumar da kazanır, aşkı satın alırız.
* Boş versene! Aşk mı kaldı artık? Herkes gördüğünü sever olmuş. Ne olduğuna değil, ne verdiğine bakar olmuş.
* Hani derler ya ‘Özün neyse sözün de o olsun’ diye. Ben de diyorum ki; özü olmayanın söyleyecek sözü de olmasın!
Yorum Gönder